Erk Hayvanlarının Büyülü Dünyası

Konuk Yazar: Sinem Demirdöven

Bir arayışın içine düşen insan, er ya da geç, bir şekilde kendisini doğanın içinde buluveriyor. Ayın evrelerini izlerken dilekler tutup, güneşin doğuşuna ve batışına aşık oluyor. Bulutların birbirinden değişik şekiller aldığı mavi gökyüzü çoğu zaman oyunların, hayallerin kapılarını aralayıveriyor. Ağaçların yeşermesi, çiçeklerin sanki yoktan var olurcasına kendini göstermesi, hayvanların bazılarını anlayabildiğimiz ama çoğunu anlamlandıramadığımız davranışları, kar yağması, yağmur yağması, o bembeyaz ama görüşü engelleyen sis, her biri bizi duygudan duyguya koşturup duruyor. Çünkü zaten taa en başından beri böyleydi. Doğaya ait olan insan uzunca bir süre ait olduğu yeri unuttu ama şimdi oraya geri dönmeye çabalıyor.

Doğayla bir bütün olduğunu insana hatırlatacak olan belki de en kadim ruhsal uygulama Şamanizmin de uygulayıcıları gün geçtikçe artıyor. Şamanizme, içerisinde üç dünyayı barındıran bir yaşam felsefesi diyelim. Bunlardan Alt ya da Aşağı Dünya olarak isimlendirilen dünyada ise erk hayvanlarının ruhları yaşıyor. Sevgili Yeliz sizler için onlardan bahsetmemi istedi, ben de akanı yazmaya niyet ettim.

Bu kutsal ruhların yaşadığı Alt Dünya, içgüdüsel bilgeliğin dünyası, dolayısıyla erk hayvanları bizlere günlük yaşamlarımız hakkında yardım etmek ve rehberlik yapmak üzere bizleri orada bekliyorlar. Alt Dünya aynı zamanda masalların dünyası; orada mucizevi şeyler gerçekleşebildiği gibi korkunç ve vahşi olaylar da yaşanıyor ama ne olursa olsun hiç kimse ve hiçbir şey zarar görmüyor. Görünüm olarak ise tamamıyla dünyamızın tabiatına benzeyen bir dünya.

Alt Dünya yolculukları genellikle bir mağaraya ya da bir ağacın gövdesine girerek başlar. Buradan bir tünele girer ve o tünel boyunca ilerlemeye başlarsınız. Bu yolculuk, tıpkı bizlere küçük birer çocuk olduğumuz günlerden beri anlatılan Alice’in yolculuğu gibidir. Alice Harikalar Diyarı’nda masalı bir Alt Dünya yolculuğudur. Tünelin sonunda sizi bazen bir hayvan, bazen bir grup hayvan bekler fakat bazen de hiçbir hayvanla karşılaşamazsınız. Hayvanla karşılaştığınızda ona sizin erk hayvanınız olup olmadığını sorar ve bunun cevabını genellikle sizinle oyun oynayarak ya da saklanıp ortaya çıkarak gösterirler. Bir grup hayvanla karşılaştığınız durumlarda ise hangisinin sizin erk hayvanınız olduğunu sorduğunuzda kendisini belirgin bir şekilde gösterecektir.

Erk hayvanınızla ilk denemede tanışabilmek çok da kolay değildir. Eğer bunu destekleyen bir şamanik uygulama ya da bir çemberde değilseniz onu görmek zor olacaktır. Erk hayvanları mahremiyeti çok seven hayvanlardır. Bu nedenle kendilerini size göstermeden önce onu gerçekten de, tüm yüreğinizle tanımak istediğinizden emin olmak isterler.

O ilk karşılaşmada bazen size saldırabilirler, ısırabilirler, çarpabilirler, pençe atabilirler. Bu durumlarda korkmamalı hatta bu kutsal anı belki de yıllarca içinizde taze tutmalısınız. Bazı şamanik geleneklerde, şaman, hasta kişinin ruhunu alıp alt dünyaya ya da üst dünyaya götürür.Oraya bir hayvan ruhunu davet eder. Bu ruh genellikle bir kartal olur. Kartal kişinin ruhunu parçalara ayırır. Bunu yapmasındaki tek amaç kişinin ruhunda birikmiş olan toksik enerjiyi temizlemektir. Sonrasında temizlenen ruh parçaları bir bütün haline gelir. Ruh sanki yeniden doğmuş gibidir ve kişi de bunu fiziksel olarak hisseder. Yani erk hayvanınız size Alt Dünya’da bu şekilde bir saldırıda bulunursa tek amacı sizin iyiliğinizdir.

Erk hayvanları doğasında özgürce yaşayan herhangi bir hayvan ruhu olabilir. Bunun yanı sıra sizi tünelin ucunda bekleyen bir ejderha, bir unicorn, bir pegasus görürseniz şaşırmayın. Dünyamızdaki efsanevi varlıklar olarak konuştuğumuz bu hayvanlar aslında Alt Dünya ruhlarının dünyamıza olan yansımasıdır. Tıpkı bu efsanevi yaratıklar gibi, tünelin sonunda, dinozor, mamut gibi soyu tükenen hayvanlarla da karşılaşabilirsiniz. Onların da ruhları hala orada yaşamaktadır. Erk hayvanınız olamayacak olanlar ise hayatınızın herhangi bir döneminde evcil olarak baktığınız hayvanlar sizin listenizden çıkarlar.

Erk hayvanları denildiğinde akla hemen aslan, jaguar, kartal, leopar gibi dünyamızda güç olarak üstün hayvanlar gelmektedir. Oysa bir sinek, bir kelebek, bir kirpi, bir sincap, bir yunus … doğadaki özgür her canlı erk hayvanınız olabilir ve her birinin kudreti birbirine eşittir. Erk hayvanları birbirleriyle karşılaştırılmaz. Her kişinin kendi erk hayvanından alacağı dersler ve rehberlik kişiye özeldir.

Onunla tanıştıktan sonra ise bu kutsal buluşmayı bir kenara bırakmamalısınız. Uyandığınızda ya da gün içinde “Kutsal ruh, erk hayvanım ….” Şeklinde ona onu hatırladığınızı belirten cümleler kurmalı, size onu hatırlatacak objeler edinmeli, bir nevi ona olan bağlılığınızı göstermelisiniz. Onunla tanıştıktan sonra herkese “Benim erk hayvanım ….” Şeklinde duyuru yapmanızdan hoşlanmazlar. Birine söylemek istediğinizde ya da söylemeniz gerektiğinde onlardan izin isterseniz de her seferinde vereceklerdir.

Bazı şamanik geleneklerde bir insanın sadece tek bir erk hayvanı olduğuna inanılır. Doğarken onun ruhuyla dünyaya geliriz ve o olmadan çocukluk evresini atlatamayacağımızı söylerler. Bunun bir örneğini de Altın Pusula filminden hatırlayabilirsiniz. Başka geleneklerde ise ihtiyaçlarımıza göre farklı erk hayvanları tarafından rehberlik alabileceğimize inanılır.

Hayatlarımız içerisinde, rüyalarımızda ya da şamanik çalışmalarda karşılaştığımız hayvanların mesajlarını ise onların yaşamlarını inceleyerek ve sembolik anlamlarını araştırarak anlayabiliriz.

Bu masal dünyasına ve erk hayvanlarının kutsal, özgür ruhlarına her birinizin kalbini açmasını dilerim. Böylece günlük yaşantınız hakkında doğrudan destek alabileceğiniz rehberlerinizin varlığına açık olacak ve bu yardımların ne değerli olduğunun yansımalarını somut bir şekilde görebileceksiniz.

Sevgimle,
Sinem
Instagram: @herseydenkonusmali

  1. Zeynep diyor ki:

    Kalbim hızla çarparak okudum, çok etkilendim ve duygulandım, güzel bilgiler için size ve Yeliz Hanım’ma çok teşekkürler.. Şu an bir davet almış gibiyim🤗🌍

  2. İsimsiz diyor ki:

    Merhaba benim erk hayvanım karga.Bu aralar nereye gitsem karşıma çıkıyolar,yolda görüyorum sonra eve gidiyorum ve camdan baktığımda evimin dibindeki ağaçta oluyolar.Yanıma çağırmak için ne yapmam lazım ya çağırabilir miyim ?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.